Üst-ast ilişkisini zaten biliyorsundur.Zaten gerisini okulda öğretecekler merak etme :)
Ama merak ediyorsan şimdiden buyur mesela
Rıhtıma ya da terminale yanaşmış durumdaki bir gemiye katılıyorsanız, gemi sahil arası geçiş yaptığınız platforma borda iskelesi veya lombar ağzı denir. Gemiye girdikten sonra sizden imza atmanız istenirse bu “Visitor’s Log” yani ziyaretçi kayıt defteridir. Gemiye geliş amacınız, geliş ve ayrılış saatleriniz ve adınız buraya kaydedilir. Ayrıca gemi bir petrol tankeriyse gömlek cebinizde çakmak vb. yanıcı ve parlayıcı cisimler bulundurmamaya özen gösterin. Belli bazı yerler haricinde sigara içmeyi ise aklınızdan bile geçirmeyin. Güvertede de cep telefonuyla konuşmamaya özen gösterin. Aslında genel kaide olarak başınızda bir baretin bulunmasında yarar vardır ama Türk gemilerinde bunu unutun gitsin!..Bir savaş gemisini ziyaret ediyorsanız ,gemiye çıktığınızda önce geminin kıç tarafında asılı bayrağa selam vermeniz gerekir. Buraya kadar gemiye ilk katılış. Şimdi gelelim deniz örf ve adetlerine.
Gemi içi terminolojide kaptana “Süvari Bey” diye hitap edilir, duyarsanız şaşırmayın. İkinci kaptana ise “Chief” veya isminin sonuna “Kaptan” takısı getirerek hitap edebilirsiniz. Ama ben yine de ikinci söylediğimi kullanmanızı tavsiye ederim. Baş mühendise ise genelde çarkçıbaşı şeklinde hitap edilir. Bunların elleri genelde yağ içinde olur tokalaşmamaya özen gösterin : )
Gemide pencere yoktur “lumbuz” vardır. Kapı yoktur “kaporta” vardır.(çelik olanlar) Oda yoktur “kamara” vardır. Kaptan köşkü yoktur “köprü üstü” vardır. Geminin sağ tarafı yoktur “sancak” tarafı vardır. Sol taraf yerine de “iskele” taraf denir. Balans tankı yoktur “balast” tankı vardır. Bunlar balansı sağlamaya da yarar kaldı ki onun da konumuzla ilgisi yoktur : )
Üstü başı kirli, tulumlu ve saçı sakalı dağılmış herkese gemici veya miço muamelesi yapıp; zinhâr, beni kaptana götür demeyin. Zira aldığınız yanıt: “Buyurun, benim. Ne vardı?” şeklinde olabilir. Benzer olayların sık yaşandığı vâkidir. O sırada muhtemel bir arızayla cebelleştiği için zaten sinirlidir. Gardınızı alın. “Arızaları tulum giyip kaptan mı onarır ki ?” diye bir soru takılabilir kafanıza. Olsun.. Onarmasa da karizması yeter : )
Gemiden ayrılırken de, gemi eğer sefere çıkıyorsa “Allah selamet versin” demek adettendir. “İyi yolculuklar” diyenlerin arkasından gülündüğüne çok şahit oldum ve gerçekten de kötü bir kalıptır, haberiniz olsun.
Kaynak:
https://www.facebook.com/DenizcilikLiseleriPlatformu/posts/249992505096509